Sophene Krallığı
Sophene Krallığı Dicle ve Fırat nehirlerinin arasından kurulmuş bir krallıktır. Roma imparatoru Diocletian tarafından feth edilen Sophene Krallığı, Zazaların coğrafık yerleşim yeriyle kesişmektedir. Bu Sophene Krallığının Zazalar tarafından kurulmuş olduğu tarihçiler tarafından söylenmektedir. Ermenice’de Tsophk adıyla bilinen Sophene Krallığı bugünkü Elazığ-Dersim bölgesine tekabül ediyordu. Kral Zariadres Zazadır. Zariadres (Zareh) kelimeside Zazacadan kaynaklanabilir. Zar kelimeside Zazaca’da “Sarı” demektir.
Bazı kaynaklara göre Urartu kralı Menua’nin bölgedeki fetihlerini anlatan Bagin’deki yazıtta Dersim ve Elazığ yörelerine Supani denmektedir. Bu adın sonraları Sofene (Sophene) şekli altında yaşadıgını görmekteyiz. Zazalar‘dan Pers Kralı Darius da bahsetmektedir. Pers İmparatorluğunun hükümdarlığını yapan Pers Kralı I.Darius (Dara)’un (M.Ö. 522-486) yaşamış olup Ortadoğunun birçok ülkesini egemenliği altına almıştır. Darius, M.Ö 515 yıllarında Behistun yazıtları olarak ün kazanmış çivi yazısını hazırlatmıştır. Darius, yerden 100 metre yükseklikteki kayalıklara yazdığı Behistun kitabesinde Pers tarihinden bahsetmektedir. Behistun kitabesi üç dilde ayrı olarak yazılmıştır: Eski Farsça, Elamice ve Babilce. Birinci sütunda Darius M.Ö 515 yıllarında Fırat nehrinin kenarında Zazana adında bir kasaba olduğunu yazmış. Bu kitabede, Dersim (Tunceli) ve Elazığ havalisi “Zazana” adı ile anılmaktadır. Sütununun ingilizce metni: [1.19] Says Darius the king: Afterwards I went to Babylon; when I had not reached Babylon - there (is) a town Zazana by name along the Euphrates. Urartu Kralı I.Argistis (M.Ö. 780-755), Zazalardan bahseder. Bazı yazılarında (kitabelerinde) ise, Zazalar’ı “Zavaidi” diye göstermiştir.
Yunanlı Ksenofon’da bu bölgede (M.Ö. 401 yılında), “SuSa” adında bir şehirden bahsedilmektedir. Ki bu şehir, Zazalar tarafından kurulduğu izlenimini veren “Sophene” krallığının merkezi olarak kabul edilmektedir. Ünlü Yunanlı tarihçi, felsefeci ve coğrafyacı Strabon (Strabo) M.Ö. 65-M.S 25 yılları arasında yaşamıştır. Tarihçi büyük Pliny, M.S. 2. yüzyılda Anadolu ve Mezopotamya cıvarlarındaki ülkeler ve eyaletlerden bahsederken birçok kere Sophene adını kullanmaktadır (Pliny, Adiabene, 6.16, 6.10). Tarihçi Prof. Dr. Mehrdad İzadi, Sophene’yi (Şupani) Elazığ’in büyük Subhan aşiretinden saymaktadır. Bu aşiret halen mevcuttur. Ünlü Suriyeli Arap tarihçi, etnografist ve coğrafyacı Yakut İbn Hamavi 1179-1229 yılları arasında yaşamıştır. Hamavi’nin “Mücem ül-Buldan” adlı eseri coğrafya sözlüğü olup, tarihsel, biyografik ve kültürel bilgiler içermektedir. Yakut El Hamavi 12. yüzyılda Sophene’nin başkenti Arsamosata kentinin %25’inin Ermeniler tarafından meskun tutulmuş olduğunu yazmış. Buradan yola çıkarak geriye kalan %70-75’ininde Zazalar tarafından mesken tutulmuş olduğu anlaşılmaktadır. Bunun yanısıra Ermeni krallarının Ermeni asimilasyonuda hesaba katıldığında; ilk kurulduğu yıllarda Zaza kenti olduğu da söylenebilir.
Sophene’nin Başkenti Sophene Kralı Arsames (260-228): Fırat’ın ana kollarından Aratsani Nehri havzasında kendi adını verdiği Arsamosata (Arşamaşat) kentinin kurucusudur. Batı kaynaklarında Sophene Krallığı olarak anılan devletin kendi sakinlerinin dilindeki adı ‘Şupani‘dir. Batılı kaynaklarda ismi Arsamosata (Arşamaşat) olarak geçen Sophenenin başkenti Bizans çağında Asmosata olarak anılmıştır. Aynı isim Ermenice‘de Aşmuşat‘a dönüşmüş, Süryaniler kente Arşemşat, Araplar ise Sumaysat yada Sumeisgat demişlerdir. Sophenenin başkent adının Zazaca olduğuna dair görüşler: Zaza dilindeki adı Şemşat‘tır. Şatır eski dilde site yada şehir yöneticisi anlamına gelmektedir. Şehir anlamına gelen Şat sözcüğünden türetilmiştir. Şat sözcüğünün İranî dillerde ‘Şar‘, ‘Şahar‘, ‘Şehr‘ gibi versiyonları da vardır.
Şat şeklinde söyleneni en eskisidir. Şah sıfatı dahi bu Şat kelimesinden türetilmiştir. Şemşat, Elazığ’ın Palu sınırları içerisinde, Murat ırmağının Güney kıyısındadır. Palu merkez bucağa bağlı Xaraba Köyü‘nün Şupani krallığının tarihi başkenti olduğunu aynı yerdeki Şemşat Kalesinin varlığından biliyoruz. Günümüzde ismi ‘Örencik‘ olarak değiştirilmiştir. Yunanlı coğrafyacı Strabo Sophene’nin başkentini Karkathiokerta (Carcathiocerta) olarak göstermektedir. Bu şehirin Elazığ (Harput) şehrine yakın olduğu anlaşılmaktadır (XI.14.2). Carcathiocerta şehrinin adı da Harput adıyla benzerlik taşımaktadır. 20. yüzyılın büyük uzmanlarından biri olan Marquart’a göre Carcathiocerta kenti aslında Argatiokerta kenti olarak düzeltilmesi gerekir. Argatiokerta kentini Sophene kralı Zariadres’in oğlu Argatias kurmuştur. Marquart’e göre bu kentin kalıntıları Dicle nehrinin kaynağı Eğil veya Arghana Suyu yakınlarındadır.
Sophene Kralları: • Sames (Kurucu-M.Ö. 290-260), • Arsames I (M.Ö. 240), • Charaspes (M.Ö. 235), • Arsames II (M.Ö. 230), • Xerxes (Kserks) (M.Ö. 220), • Abdissares (M.Ö. 210), • Zariadres (Bağımsız M.Ö. 190), • Morphilig (M.Ö. 190), • Mithrobuzanes (M.Ö. 170), • Artanes (M.Ö. 110), • Arsaces (M.Ö. 70), • Roma İmparatorluğuna bağlandı (M.Ö. 63) Strabo’daki Artanes, C. Toumanoff’a göre, Sophene kralı Zariadris (Zareh)’in oğlu Mithrobuzanes I olup, doğru adı Me(h)ruzan’dır. M.Ö. 95 yılında Büyük Tigranes II (95-55) tarafından devrilmiştir. O’na göre Armog adının daha doğru şekli de Artok (Artanes)’tur. Zariadres (Zareh) ise bağımsız Sophenenin krallığını yapmıştır ve mühtemelen Zazadır.
Mehruzan ile Zareh adları Zazacadaki Mihrican, Mîrzeban, Zara ve Zarê adlarıyla etimolojik olarak çok yakınlık göstermektedir.